6 Aralık 2009 Pazar

YÜZ ESTETİKLERİ

Yüz estetikleri denince hedeflediğimiz olay zamana, kötü yaşam koşullarına(stres, sigara, hava kirliliği, beslenme bozuklukları vb..),güneşin etkileri ve yerçekimine karşı mücadele ederek yaşlanmanın en önemli belirtisi olan kırışıklıklara ve yüzdeki sarkmalara karşı koymaktır.
Yüz estetiklerinden bahsederken yüzü 3 ana bölgede inceleyebiliriz ; Üst yüz: şakak bölgesi, alın ve kaşları içerir; Orta yüz: yanak ve dudak bölgesini içerir; Alt yüz: çene altı ve boyun bölgesini içerir. Her bir bölgeye tek tek ya da bir arada cerrahi girişim uygulanabilir. Tüm bu bölgelere 30’lu yaşlarda yaşlanmayı durdurmaya yönelik ve ameliyatsız estetik yöntemleri ile, 40’lı yaşlarda küçük cerrahi müdahaleler ve orta yüz bölgesine yapılacak müdahaleler (mid-face lift) ile, 50’li yaşlar ve sonrasında deformitelerin durumuna göre bu işlemlere ek olarak daha ciddi yüz germe ve boyun germe işlemleri ile müdahale etmek mümkün. Zamanın vücudumuzda ve yüzümüzde olan yansımaları bizlerin olgunluğunu, çekiciliğini artırsada bu yansımaların fazla düzeyde ortaya çıkması sonucu kıpır kıpır ruhumuzla örtüşemediğinden yüz estetiklerine ihtiyaç duymaktayız.
Özellikle 30-40’lı yaşlarda dişiliğinin, anneliğinin ve iş hayatında liderliğinin zirvesinde olan bir bayanın yüzünde yorgun,  bitkin , bezgin bir ifadenin olması hoş olmasa gerek. Tercihimiz ruhen ve bedenen hayatının en verimli döneminde olan bayanlarımızın yüzlerinin ışıl ışıl , enerji dolu , alımlı , bakışlarının canlı ve de güçlü olması yönünde..
Bu nedenle 30-40’lı yaşlarda küçük ama çok faydalı olan bazı önlemleri almamız şart. Öncelikle iyi bir cilt bakımı gerekmekte. Cilt bakımı dediğimiz olay içerisinde cildin titiz bir biçimde temizliğinin sağlanması , cildin nemlenmesine ve canlılığının artırılmasına yönelik koruyucu ürünlerin kullanılmasıdır. Bu bakımları uygularken kullanacağınız ürünlerin güvenilir dermokozmetik ürünler olmasını içerikleri hakkında detaylı bilgi almanızı öneririm. C , K ve E vitaminleri , hyalüronik asit , DMAE içeren ve bunların yanında kanserojen madde içermeyen ürünleri kullanmanız yararlı olacaktır.
Cilt bakımına gösterilecek özenin ardından bilinçli ellerde yapılacak olan kimyasal cilt temizleme işlemleri ile ciltteki ince kırışıklıklardan ve istenmeyen lekelerden kurtulmak mümkün. Kimyasal peeling olarak bilinen bu işlemde cildin yüzeyel tabakası birtakım meyve asitleri veya kimyasal maddeler ile soyulmakta ve alttan daha fazla su tutan canlı, sağlıklı pürüzsüz bir cildin oluşması sağlanmaktadır. Bu işlemde kullanılan asidin hazırlanış biçimi ve içeriği önemli olup tek sefer veya seanslar halinde uygulanabilmektedir. Güneşin etkisini azalttığı sonbahar kış dönemlerinde uygulamak istenmeyen etkilerin oluşmasına engel olacaktır.
Yüz bölgesinin canlılığını korumak için cilt ve cilt altı dokularda zamanla azalan hyalüronik asit, kollagen, vitamin ve minerallerin yerine konmasına yönelik yüz mezoterapisine başvurmakta erken dönemlerde yaşlanmayı durdurmak adına yararlı olacaktır. Bu işlem özel iğneler ile cilt altının gerekli bölgelerine yapılan ilaç enjeksiyonlarıdır. Yapılacak bölgelere göre lokal anestezi gerektirebilmektedir. Seanslar halinde uygulanan bu işlemler ile ciltte gerginlik , canlılık ve ışıltı artacaktır.
Yüzdeki lekelerin ve kırışıklıkların giderilmesine yönelik lazer ile cilt soyma(yüz yenileme) ve dermaabrazyon dediğimiz işlemler etkili olacaktır. Her iki işlemde lokal anestezi altında gerçekleştirilebildiği gibi daha ileri anestezi işlemleride gerektiğinde uygulanabilir. Yapılan işlem sonrasında yüzdeki deforme olmuş cildin yenilenmesi ve cilt altındaki kollagen yapımının uyarılması ile daha canlı pürüzsüz ve gerginliğine yeniden ulaşmış bir cilt elde edilir.
Yine bu erken dönemlerde yüzün diriliğini yerine getirmek , ince kırışıklıklardan kurtulmak(kaz ayakları, kaş arası kırışıklıklar, dudak üzeri kırışıklıkları, alın ve boyun çizgileri) ve hacim kayıplarını yerine koymak için, lokal anestezi ile rahatlıkla uygulanabilen dolgu işlemleri, yağ (kök hücre) enjeksiyonları ve ağrısız bir işlem olan botox uygulamaları yardımımıza yetişmektedir.
Yüz bölgesinde ki yaşlanmanın etkilerinin kendini belirgin olarak gösterdiği ilerleyen dönemlerde botox ve dolgu işlemlerinin yetersiz kaldığı durumlarda ilerleyen yaş ile cildin elastikiyetinin kaybolması cilt altı destek dokularında gevşeme olması sonucu orta yüz bölgesinde sarkma, çene hattında silikleşme, gıdı bölgesinde belirginleşme ve göz çevresi kırışıklıklarında artma göz altı torbalarında belirginleşmeye rastlamaktayız. Önceden üçgen bir yapıya sahip olan elmacık kemiklerinin belirgin olduğu , göz çevresinin dolgun ve canlı olduğu yüzümüzün artık ovalleşerek sarktığını fark etmekteyiz.
Vücudumuzun en ince cildinin göz kapaklarında olması nedeni ile yaşlanmanın ilk etkileri kendini göz çevresinde gösterir. Bu da kişide üzgün , yorgun ve yaşlı bir görüntü oluşturur. Üst göz kapağındaki sarkma bazen görmeyi bile olumsuz etkilemektedir.Göz kapağı estetiği dediğimiz (Blefaroplasti) işlemi göz çevresindeki cilt fazlalığı, buna bağlı kırışıklıklar ve göz altı torbalarının belirginleşmesi sonrası başvurulabilecek yegane çözüm olarak karşımıza çıkmakta. Lokal anastezi ile kolaylıkla uygulanabilen bu işlemde ciltteki fazlalığın çıkarılması ve cilt altı yağdokusunun(göz altı torbaları) yeniden şekillendirilmesi esastır. Göz çevresinde oluşacak olan morluk ve şişlikler 3 ile 5 gün arasında azalacaktır ve kişi rahatlıkla ameliyatın ertesi günü işine dönebilmektedir. Kısa ve ağrısız olan bu işlemin ardından dramatik bir fark ortaya çıkmaktadır.
Üst yüz bölgesi olarak bildiğimiz alın bölgesine yönelik ise alın germe ve kaş kaldırma işlemleri uygulanabilmektedir. Ancak alın germe işleminde her iki kulak arasından saçlı deri içerisinden yapılan uzun bir kesi olması ayrıca botoxun ve dolgu maddelerinin hayatımıza girmesi nedeni ile bu işlem cazibesini yitirmiştir. Cerrahi müdahalenin gerekli olduğu durumlarda ise endoskopik yöntemler ile kaş kaldırma ve kırışıklıkların giderilmesine yönelik yapılabilen girişimler son dönemde daha popüler olmuştur.
Orta yüz bölgesi dediğimiz yanak ve dudak bölgemizde yer çekiminden nasibini alacaktır ve bu bölgedeki dolgunluğun çeneye doğru yer değiştirmesi ile orta yüz bölgesinde bir sarkma ve boşalma meydana gelecektir.Peki yüzümüzün üçgenlikten diktörgenliğe kaydığı bu dönemde ne yapacağız? Böyle bir deformiteye yönelik erken dönemde ciltteki bollaşma ve sarkama gerçekleşmeden yapılabilecek olan müdahale kulak üzerinden yapılacak 3-4 cmlik bir kesi ile orta yüz bölgesinin gerilmesi(mid-face lift) ve sarkmış olan yağ dokusunun yeni yerine getirilmesi işlemidir. Böylelikle zaman içerisinde dikdörtgenleşen yüz yeniden üçgen şeklini alacaktır. Gerekli olan durumlarda aynı seansta yağ enjeksiyonu uygulamasıda yapılabilmektedir.
Koruyucu bakımların ve müdahalelerin yapılmadığı bir yüzde daha erken olarak ciltte ve boyunda sarkma karşımıza çıkacaktır. Böyle durumlarda uygulanacak işlemler boyun germe , klasik yüz germe(face-lift) ve bu işlemlere orta yüz germe işlemi ile yağ enjeksiyonlarının eklenmesidir. Yüz germe işlemleri için verdiğimiz mücadele en az görünür iz ile en etkili sonucu almaktır. Klasik yüz germe işleminde kulak önünden saçlı deriye uzanan bir kesi ile yüz bölgesindeki cilt altı destek dokulardaki sarkma toparlanır . Bu işlemde kesi kulak arkasına da uzatılarak boyun kaslarınada yapılacak işlemler ile boyundaki sarkma ve kırışıklıklar giderilir, çene açısı belirginleşir, gergin bir boyun görünümü kazandırılır. Yaklaşık 3-4 saatlik bir ameliyattır ve genel anestezi ile uygulanır. Ameliyat sonrasında ilk gece hastanede geçirilir. Yüz bölgesinde oluşacak şişliklerin ve morlukların iyileşmesinin ardından kişi 10-14 gün içerisinde işine dönebilir.
Cilt fazlalığının olmadığı ancak boyun bölgesinde belirgin yağlanma (gıdısı) olan kişilerde lokal anastezi ile yapılabilecek olan liposuction işlemi ile gergin bir boyun elde etmek mümkün olacaktır.
Sevgili okurlar Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahide vücudumuzun doğal yapısına zarar vermeden yeniden yapılandırma ve şekillendirme işlemi yapmaktayız. Bu işlemler öylesine geniş bir alanı içermekte ki bizlerin ameliyatlarında planlamanın kişinin hastalığına ve fiziki yapısına göre özel olduğunu , bu nedenledir ki herkese yapılacak yüz germe işlemi , meme küçültme işlemi , kanser ameliyatları, yanık cerrahisi vb., işlemlerin standart olamayacağını, yapılacak olan işleme ancak fizik muayeneden sonra hekiminizce karar verileceğini  hatırlatmak isterim.
Yaşamın Kendisi Kadın Dergisi Aralık 2009